2 Şubat 2018 Cuma

BELGRAD




Hazır mıyız? hadi başlıyoruz Belgrad gezimize:)


Belgrad



Hemen yanı başımızda olan Belgrad Sırbistan'ın başkenti ve en büyük kenti özelliğine sahip olması ve bizden vize istememesi yurt dışına ilk kez çıkacak olanların ilk rotası olma yolunda zirveye yükseliyor:)

Belgrad, Sırbistan'ın başkenti e en büyük şehridir. Tuna ve Sava nehirlerinin birleştiği platoda yer almaktadır. Ülkeden geçen en büyük nehir olan Tuna'nın 60 km kısmı, Sava nehrinin de 30 km kısmı Belgrad sınırlarının içinde yer alıyor. İki nehrin üzerinde 16 tane ada ve adacık bulunuyor.
Belgrad kendini özleten ama 3 günden fazla da durunca da sıkan bir şehirdir.  Son yılların en ilgi çeken kentlerinden biri olan Belgrad, Balkan havasıyla Avrupa tarzını harmanlayan ve diğer ülkelere göre daha uygun olması , kentin cazibesini arttırıyor.

Belgrad saat olarak Türkiye'den 1 saat geride. İstanbul'dan Belgrad Nikola Tesla Havalimanına uçak yolculuğu 1 saat 40 dakika sürüyor. Vizesiz seyahat edebileceğiniz Belgrad'a havalimanında kısa bir pasaport kontrolünün ardından giriş yapabilirsiniz.

Sırbistan'ın resmi para birimi Sırbistan Dinarı. Türkiye'den ayrılmadan önce paranızı euroya çevirip öyle gitmeniz de fayda var. 1 lira yaklaşık 39 dinar.

İlk keşif yerimiz; Kalemegdan Kalesi


Kalemegdan


Yazın veya kışın o soğuk günlerinde Belgrad seyahati yapmanız Kalemeydan’ı ziyaret etmenize asla engel değil.  Günümüzde Kalemeydan parkı tamamen keyif, dinlenme ve sosyalleşme amacıyla kullanılıyor olsa da tarihinde yaşadığı bir çok savaşta 6 milyondan fazla kişinin ölümüne tanıklık etmiş tarihi bir yapı olarak karşımıza çıkıyor.
Osmanlı döneminde “Kale” ve “Meydan” kelimelerinin bir araya gelmesinden adını alan Kalemegdan farklı isimlerle de anılmakta.

 Bunlar arasında en bilinir olanlar Hristiyanlık duvarı, Savaş Duvarı, Seyir Tepesi, Savaş Evi, Mücadele Tepesi  ve Özgürlük Zaferi ve Evi.

Belgrad ziyaretiniz sırasında şehrin yoğunluğundan uzaklaşmak, parkta keyifli bir yürüyüş yapmak, harika günbatımı eşliğinde Tuna ve Sava nehirlerini eşliğinde Yeni Belgrad manzarasının tadını çıkarmak ve etkileyici fotoğraflar çekmek için Kalemeydan Parkı kesinlikle ziyaret etmeniz gereken bir nokta. Kalemeydan Parkı içinde birbirinden farklı sanat eserleri, müze, galeri gibi yapıları da ziyaret edebilirsiniz. En güzel yanı ise bu harika kaleye giriş için herhangi bir ücret ödemeniz gerekmemekte.


Victor Anıtı

Belgrad şehrinin koruyucusu Victor Heykeli, 14 metre yüksekliğindeki bir sütunun üzerinde şehri gözetliyor.



Victor Anıtı



Seyir terasının ortasında Victor Heykeli dikiliydi. Bu heykel şehrin Türklerden kurtarılmasının anısına 1928 yılında dikilmiş. 1912'de Terazije Meydanı'ndaki çeşmenin üzerine dikilmesi planlanan heykel, halkın çıplak bir adamın şehrin ortasında olmasına muhalefet etmesiyle yıllar sonra Kalemeydan'a dikilmiş ve şehrin sembollerinden biri olmuş.

Kalemeydan Sahat kulesi ve Saat Kulesi

Sahat kapısı ve saat Kulesi'nin yapımına Avusturya'lılar tarafından başlamış olsa da bitişi 18. yy'da Türkler'in dönemine denk gelir. Her iki yapının inşası Venedikli Andreo Comaro tarafından yapılmış. Kapının üstündeki saat kulesi yapıldığı zamandan günümüze kadar görüntüsünü korumuş nadir yapılardandır.


Sahat Kapısı ve Saat Kulesi, Belgrad

Damat Ali Paşa Türbesi

Mora’nın yeniden fethedilmesi başarısından sonra Sadrazam Silahdar Damad Ali Paşa komutasındaki Türk ordusu kuzeye Avusturya’ya karşı ilerlemeye başladı. 5 Ağustos 1716’da sadrazamın serdarlığı altındaki Osmanlı ordusu Petrovaradin Muharebesi’nde Savoy Prensi Eugen komutanlığı altındaki Avusturya ordusuna yenildi ve Silahdar Damat Ali Paşa bu savaşta askerlerine cesaret vermek isteyip cephenin ön saflarına ilerleyince alnından vurularak şehit oldu. Bu nedenle tarihlerde Şehit Ali Paşa adı ile anılır oldu.



Damat Ali Paşa Türbesi, Kalemegran Belgrad

Naaşı Belgrad’a getirilip orada Kaleiçi’nde yaptırılmış olan türbeye gömülmüştür. Türbenin kapısının üzerinde Slavca “Türbe” yazmakta olup eski Türkçe olarak; 1716 sene-i miladiyesinde Petervaradin Muharebesinde şehit olan, Mora 2. Fatihi Damad Ali Paşa’nın ve Türbesinde mefdun ,Tepedelenli Selim ve Hasan Paşaların ruhuna Fatiha 1938 “ ibaresi bulunmaktadır.






Tuna Nehri


Tuna Nehri, Avrupa'nın en uzun ikinci nehri. Yaklaşık 2800 km uzunluğundaki, on tane ülkeyi suluyor ve Karadeniz'e dökülüyor. Hemen kalenin yanından gelen sava  nehri de Tuna nehrinin en önemli kollarından biri. 4 tane ülkeyi suluyor  ve oda tuna nehri vasıtasıyla Karadeniz'e dökülüyor.

Tuna Nehri





Aziz Sava Katedrali


Sırp Ortodoks kilisesinin kurucusu olan hükümdar oğlu Aziz Sava'nın kutsal emanetlerinin Türkler tarafından yakıldığı düşünülen yere inşa edilen Sava Katedrali dünyanın en büyük Ortodoks kilisesi olarak bilinmektedir.


Aziz Sava Katedrali


Şehrin simgelerinden biri olan ve Sırp Ortodokslar için önemli bir yere sahip olan bu kilise ihtişamlı mimarisiyle Helsinki Katedrali'ne benzetilmektedir. Şehrin en işlek yeri olan Slavja Meydanı'na çok yakın. Katedrali Terazije Meydanı'ndan da rahatça görebilirsiniz. Yapımına 1935 yılında başlanan kilisenin inşaatı bazı siyasi olaylar ve savaşlar nedeniyle yapımı halen devam etmektedir.
Aziz sava Katedrali


Aziz sava Katedrali


Sırp Ortodoks Kilisesi'nin kurucusu Aziz Sava'nın adını taşıyan kilisenin tamamlanabilmesi için mabedin içindeki mozaik işlerinin tamamlanması bekleniyor. Mozaikleri Sırp Ortodoks Kilisesi'nin 800. kuruluş yılı 2019'da tamamlanması hedefleniyor.

Şehrin en önemli simgelerinden biri olan yapının Osmanlı paşalarından biri olan Sinan Paşa tarafından 1954'te yakıldığı rivayeti var. Sırp Bizans mimarı tarzında inşa edilen Aziz Sava Kilisesi 10 bin kişilik kapasitesi ile balkanların en büyük Ortodoks kilisesine sahip olacak.

Aziz sava Katedrali



Hangi inançtan olursanız olun içinizden geçen en güzel dilek için bir mum yakabilirsiniz. Kim bilir hayatınıza bir numaradan giriş yapacak kişi belki bu dilekten sonra çıkar:)


Nikola Tesla

Dünyanın en büyük dahilerinden bir tanesi, 10 Temmuz 1856 tarihinde, Sırbistan’ın Smiljan kasabasında dünyaya geldi. Babası inançlarına bağlı sade bir yaşam süren bir papazdı. Annesinin ise okuma yazması yoktu, ancak etrafında küçük ev aletleri tasarlayan mucit olarak tanınıyordu. Babası Tesla’nın iyi bir papaz olmasını istiyordu. Ancak annesi buna şiddetle karşı çıkıyordu. Nikola Tesla annesinin gözünde bir dahiydi ve yeteneklerini ilk fark eden de annesi olmuştu.

Üniversite eğitimi babasının ölümü üzerine yarım kalacaktır. Bir yaz dönemi burada eğitim gördükten sonra ayrılır ve 1882 yılında Paris‘e yerleşmeye karar verir. burada Continental Edison firmasında işe başlar. Bu firma Thomas Edison‘un fikirlerini avrupa çapında yaymak için kurulmuş bir firmadır. Nikola Tesla hayatı ciddiye alan diğer mucitler gibi burada da kendisini geliştirmeye başlar. Akım motorları ve dinamolar ile ilgili tecrübelerini burada geliştirir. Edindiği tecrübeler sayesinde ilk icadını burada yapar ve ilk icadı, regüle edici kontrol cihazlarıdır. Nikola Tesla icatları bununla sınırlı kalmayacak ve hız kazanarak devam edecekti. Pariste Tesla, indiksüyon motorları üzerinde de çalışmaya başlar ve dönen manyetik alanlar ilgisini çeker.

Genç ve yetenekli mucit Paris’te bulunduğu sıralarda dünyaya açılmak ister. Bu yüzden anadili olan Sırpça ve Almancanın yanında; İngilizce, Fransızca ve İtalyancayı da öğrenir.



Nikola Tesla Museum


Nikola Tesla bir çok buluşa imza atmış ve bugünkü teknolojinin önünü açmıştır, alternatif akım motorlarının mucidi Tesla, uzaktan radyo kontrol, florasan lamba, transformatör gibi icatlar yapmış. Günümüzde kullanılan lazer,MR,radar gibi teknolojiler onun buluşlarının ışığında yapılmış.

Adına yapılmış bu müzede  Nikola Teslanın icatları ve hayatı anlatılıyor. Müzedeki  rehber icatlarla ilgili bilgi veriyor ve buluşlarla ilgili deneyler yaptırıyor. Hayatının anlatıldığı birde sinevizyon gösterisi yapılıyor. Müze girişi  500 RSD

Nikola Tesla Museum


Parlamento Binası

1938 ve 2006 yıllarında tamamlanan Parlamento BinasıYugoslavya Parlamentosu ve daha sonra Sırbistan ve Karadağ Ulusal Meclis Binası olarak kullanıldı. Bina mimari olarak Neo-Barok tarzında inşa edilmiştir. Parlamento Binası muhtemelen istikrarsızlık ve Milošević hükümetinin kötü ideolojisinin sembolü olarak bilinir.


Parlamento Binası


Parlamento Binası bugün sadece Meclis Binası olarak değil, aynı zamanda mimarlar, tasarımcılar ve Parlamento’nun dizaynı için zaman harcayan sanatçılar için bir kültür anıtı olarak duruyor. “Kara Atlar Oyunu” heykelleri tüm ihtişamı ile Meclis girişinde yerini almış. 2000 yılındaki Beşinci Ekim ayaklanmaları sırasında 91 adet sanat eseri Millet Meclisi binasından yağmalandı. 


35 tanesi bulundu ve yerine konuldu; 56 tanesi hala kayıp. Bina aynı zamanda bu süreç içinde hasar gördü.

Prens Mihailo Obrenović III

1839 – 1842 ve 1860 – 1868 tarihleri arasında Sırp Prensi olarak hüküm sürdü. 1842 yılında tahttan indirildi ve ikinci saltanatı da 1868 suikast sırasında son buldu. 1867 yılında son 7 Sırbistan şehirlerini Türklerden kurtarması ile bilinir.



Prens Mihailo Obrenović


Bu meydandaki Prens Mihailo anıtında 7 şehrin ismi oyulmuş ve Prens at üzerinde İstanbul’u parmağı ile gösterirken tasvir edilmiş.

Terazije Meydanı

Eski Şehrin merkezi olarak kabul edilir ve tüm sokak numaraları bu noktadan başlarlar. Burası ismini 200 yıl önce şehre su getiren pek çok su kulelerinden aldı. Meydanda Hotel Moskva gibi bir kaç tane etkileyici bina var. Rus imparatorluğu tarafından finanse edilen otelin dış cephesi Yunan arketipler ile bezenmiş seramiklerden yapılmış. Rus ayrılma tarzı seramik yapılır. 1908 yılında açıldığında, Balkanlar’ın en pahalı ve en güzel Rus evi olarak anılırdı. Son 100 yılda Albert Einstein, Robert De Niro, Kirk Douglas, Jack Nicholson, Michael Douglas, Alfred Hitchcock, Roman Polanski, Yaser Arafat, Indira Gandhi, Muammer Kaddafi, Richard Nixon, Luciano Pavarotti, Ray Charles ve Orson Welles olmak üzere 36 milyon ziyaretçi ağırladı.


Terazije Meydanı



NATO Kalıntıları(Bombardımanı)

1999 yılında, NATO Sırbistan’daki devlet binalarını 78 gün boyunca bombaladı. Bombalama 78 gün sürdü ve o zamanki ülkenin altyapısı, endüstriyel binalar, fabrikalar, okullar, sağlık tesisleri, medya binaları, kültürel binalar, kilise ve manastırlar ve anıtlar ağır hasar gördü. Belgrad, misket bombalarının bir pazar yerini ve yerleşim alanlarının üzerine düşen Novi Sad, Niş ve Aleksinac kadar hasar almadı, ancak Belgrad hala en çarpıcı kalıntıların olduğu şehirdir.




En iyi bilinen kalıntılar Kneza Miloša Caddesi’nde bulunan İçişleri Bakanlığı ve Yugoslav Savunma Bakanlığı binalarıdır.




Aziz Mark Kilisesi


1940 yılında tamamlanan Aziz Mark Kilisesi (St. Mark’s Church), kızıl renkli taşlarıyla Belgrad’a gidenleri etkileyen binalar arasında yer alıyor. Popüler Taş Meydan‘da yer alan bu muhteşem kiliseyi görmeden dönmeyin.


Aziz Mark Kilisesi

Vee yazının sonuna gelirken bu güzel şehirin sokaklarında kaybolmayı, her yere yürüyerek gitmeyi ve keşfetmeyi ihmal etmeyin. :)




Ve tuna nehrinin kıyısında yürüyüş yapmayı ihmal etmeyin:)




Notlar;

Sırbistan'ın para birimi Sırp dinarıdır.
Türkiye saati ile arasında 1 saatlik fark bulunmaktadır.
Belgrad bizden vize istemiyor fakat 180 gün içerisinde 90 günü aşmaması gerekmektedir.
Belgrad da kaldığınız süre boyunca toplu taşıma kullanmasınız da olur. Aman taksilere dikkat turist olduğunuzu belli ederseniz dolandırılma ihtimali yüksek.
Olmazsa olmaz gece hayatının da  tadını çıkarın.

Ve her ne olursa olsun bulunduğunuz şehrin, ülkenin keyfini çıkarmaya bakın.










Hiç yorum yok:

Yorum Gönder